İddaa Tahminleri ve Yorumları En iyi İddaa Tahmin Sitesi – Futbol TR
10 Haziran’dan bu yana gecemizi gündüzümüzü futbol yapan EURO 2016 finali Portekiz ve Fransa‘yı karşı karşıya getiriyor. 10 Temmuz Pazar gecesi saat 22.00‘da Stade de France‘ta sahne alacak finali Mark Clattenburg yönetecek.
Dilerseniz şimdi hep birlikte turnuva başından beri iki takımın neler yaptığına bir göz atalım;
Portekiz’le başlıyoruz. Aslına bakarsanız bu takımın buralara gelmesindeki en önemli etkenlerinden biri savunma yapmayı öğrenmesi oldu. Euro 2016 elemelerinde 8 maçta yalnızca 11 gol atıp 5 gol yemişlerdi. Bu gerçekten Portekiz gibi bireysel yetenekleri ön planda olup savunma yapmayı pek sevmeyen ileri uç oyuncularına sahip bir takım için inanılmaz rakamlar. Günümüz futbolunda artık savunmayı takım halinde yapmazsanız elinizdeki yetenekli futbolcular sizi kurtaramıyor en nihayetinde.
Eleme gruplarından lider olarak çıktıktan sonra Macaristan, İzlanda ve Avusturya gibi nispeten kolay bir gruba düşen Portekiz’in gruptan çıkması ise biraz sancılı oldu. İlk maçlarında İzlanda ile 1-1 berabere kaldılar. Bu pek sürpriz sayılmazdı ancak asıl sürprizi ikinci karşılaşmalarında Avusturya’yla gol atamayıp 0-0 berabere kalarak yaptılar. Son maçta ise turnuvanın en gollü 2. karşılaşmasını bizlere izleterek Macaristan ile 3-3 berabere kaldılar. Tam 3 kez geriye düşüp skoru eşitlemişlerdi. Totalde ise 3 puan toplayıp en iyi 4 üçüncü arasında üst tura yükselmeyi başardılar. Yani başka bir deyişle, turnuvanın statüsü eski yıllardaki gibi olsaydı, bugün kupanın yarısının sahibi Portekiz grup aşamasında elenmiş olacaktı. Neyse biz yolculuğumuza devam edelim. Grup aşamasında buraları haketmiyor gibi gözüken Portekiz, üst turlarda ise bambaşkaydı. Önce Hırvatistan’la karşılaştılar ve o Hırvatistan gruplarda İspanyayı mağlup etmişti. 0-0 şeklinde uzayan mücadelede yalnızca 2 tane isabetli şut olması turnuvanın kara lekelerinden biriydi bana kalırsa. Uzatmaya giden karşılaşmada tam penaltılara hazırlanırken, 117. dakikada tanıdık bir isim olan Ricardo Quaresma sahneye çıktı. Ülkesi adına tur biletini keserken, Hırvatları da evlerine gönderdi. Çeyrek final rakibi ise yine çok dişli bir takım olan Polonya’ydı. Çok ortada bir maç olmasına rağmen aslında kendi açımdan ibrenin Polonya’ya biraz daha yakın olduğunu düşünüyordum. Üstelik Polonya,henüz 2. dakikada Lewandowski ile 1-0 öne geçmişti. Portekiz buna ani bir reaksiyon gösterip devreyi 1-1 berabere kapatmayı başardı. Sonrasında ise maçtaki eşitlik penaltı atışlarına kadar hiç bozulmadı. Penaltılarda da 5-3 galip gelen Portekiz emekleye emekleye Yarı Final kapısına kadar gelmişti. Rakip Galler olunca sadece iki ülke değil, aynı zamanda takımdaş olan Ronaldo ve Bale kapışması da bir o kadar ilgi çekiciydi. Özellikle Bale, ülkesini tarihlerinde ilk kez katıldığı bu turnuvada Yarı Finale kadar getirerek büyük bir övgüyü hakediyordu. Çok dengede ve iki takımında kaybetmekten korktuğu bir ilk yarı oynanınca maç başladığı gibi devre arasına gitti. Fakat ikinci yarıda Ronaldo ve arkadaşları bir şeyleri değiştirmekte kararlılardı. Önce 50. dakikada Ronaldo, sonrasında ise Galler henüz grogi durumdayken Nani’nin golleriyle 2-0’la Portekiz artık finale adım atmıştı.
Ve sıra ev sahibi Fransa’da. Onlar bu turnuvaya ev sahibi olarak elemesiz katıldıkları için hazırlık maçları eşliğinde yavaş yavaş form tutmaya çalıştılar. Bu bir dezavantaj sayılabilir aslına bakarsanız. Çünkü o dönemde bütün rakipleriniz turnuva elemelerinde olduğu için dişinize uygun bir rakip bulabilmek de zor. Önce Hollandayı 3-2, sonra da Rusyayı 4-2 yenmişlerdi 2016 Martında. Bol gollü maçlar normal sayılır neticede deneme süreci, hazırlık maçı. Mayıs ayında Kamerun ile karşılaşıp onları da 3-2 yenmeyi başardılar. Ve Haziran başında da son ciddi hazırlık maçlarını oynayıp biraz da kemerleri sıkınca İskoçyayı 3-0 ile evlerine yolladılar ve turnuvada iyi bir misafirperver olmayacaklarının sinyalini de verdiler tüm Avrupa’ya.
Gruplarda güzel bir kura çektiler seri başı olarak. Romanya, Arnavutluk ve İsviçre.. Karma bir kadro bile kursalar Fransayı zorlamaları çok güç olan 3 ekip. İlk maçta Romanya ile turnuva açılışını yapan ev sahibinin açılış seramonisinden uyanması biraz zaman aldı. Golü ancak 57. dakikada Giroud’la bulan ekip, 65.’te Stancu’nun penaltısına engel olamayınca skor eşitlendi. Tam maç böyle bitiyor, turnuva sürpriz bir sonuçla başlıyor derken Payet sahneye çıktı. Gerek önem, gerek de estetik olarak turnuvanın en güzel gollerinden birini atarak 3 puanı söküp aldı. Sonrasında rakip en mütevazi ekiplerden olan Arnavutluktu. Fakat 90 dakika boyunca müthiş bir azimle savunma yapan Arnavutlar, Fransızlara ecel terleri döktürdü. Fakat uzatma dakikalarında önce Greizzmann, sonra da kontra ataktan Payet’in golüne engel olamayıp adeta yıkıldılar. Fransa ise gruptan çıkmış olmanın verdiği rahatlıkla son maçta İsviçre karşısına çıktı. İkisine de 1 puan yetiyordu ve al gülüm ver gülüm şeklinde 0-0’la başladığı gibi bitti.
Son 16’da rakipleri, İrlanda Cumhuriyetiydi. 3.dakikada Brady’nin penaltısı ile 1-0 öne geçen İrlanda, Fransızları buz gibi yapmıştı yazın ortasında. Toparlanmaları çok geç olan Fransızlarda ise göze çarpan en önemli şey kesinlikle maçı bırakmamalarıydı. Neredeyse her maç zorlandılar fakat hiç pes etmediler. Yine 58’e kadar golü beklediler. Fakat Greizzmann atınca durmayan bir isim. 3 dakika sonra da ikinciyi bulup turu takımına getirmiş oldu bu sonuçla. Çeyrek finalde rakip, tüm dünyanın beğenisini ve alkışını kazanan İzlanda’ydı. Fransızların ise onları alkışlamaya pek niyeti yoktu. Fırtına gibi başlayıp henüz ilk yarıda 4-0 ile soyunma odalarına gitmeleri, bu nasıl ev sahipliği(!) dedirtir cinstendi. Skorun verdiği rahatlıkla ikinci yarıya çıkınca, 5-2 gibi flaş skorla yarı finale yükselmiş oldular, rakip ise Almanya’ydı. Bir çoğumuzun isminden çekindiği fakat asla eski gücünde olmadığı buralara gelene kadar her maç gözümüze çarpan Almanya. Şahsen o günkü yorumumda Fransa için çok rahat bir maç olacağını ve hatırı sayılır bir orandan Handikaplı galibiyet beklediğimi söylemiştim hatırlarsanız. Sonucunda da haklı çıkmanın gururunu yaşadım, umarım size de bir şeyler kazandırabildim. Fransa çok hızlı başlamıştı, sonrasında Almanlar dengeyi sağladı. Fakat en başından beri söylediğim santraforsuz oynama sıkıntısını yaşadılar sonuna kadar. Üstüne üstelik, savunmanın sigortası Hummels ve orta sahanın patlayıcı gücü Khedira yoktu. Benim de sizlere handikapa yönelin tavsiyemin temelini bu eksikler oluşturuyordu. Hatta sizlere biraz da kahinlik yaparak golleri Payet ve Greizzmann atar demiştim. Fakat Deschamp ihanet edip penaltıyı Payet’e kullandırmadı 🙂
Ev sahibinin de Finale geliş öyküsü bu şekildeydi. İddaa oranlarına bakıp artık Final yorumuna geçelim. Portekiz galibiyeti 3.75, beraberlik 2.90, Fransa ise 1.75 orana sahip. 2.5 alt için 1.40, 2.5 üst için 2.05 değer biçilmiş.
Bir tarafta Ronaldo, bir daha asla bu şansı yakalayamayacağını da düşünerek bu kupayı çok istiyor. Diğer tarafta da Fransa da 16 yıllık hasreti seyircisi önünde söndürmek istiyor. Çok güzel bir hikayesi olacak belli ki finalin.. Favorim pek tabii ki Fransa. En başından itibaren söylüyorum, kupayı en çok isteyen takım onlar. Bu her hallerinden, bütün reaksiyonlarından, gol sonrasındaki her sevinçlerinden açıkça belli oluyordu bana kalırsa. Şimdi sadece tek bir engel kaldı önlerinde. Bana kalırsa bu sefer Almanya maçından daha da zorlanacaklar. Buralara kadar gelmiş hiçbir takım kolay kolay teslim olmayacaktır. Fransızların galibiyetine 1.75 oran yine riski tam anlamıyla karşılamıyor bu yüzden. Dileyenler işaretleyip nispeten daha rahat maç izlesinler derim ancak sizler benden daha yüksek oranlı tahminler duymaya alıştınız bugüne kadar. Hep inandığım şeyleri sizlerle paylaşıyorum, kahraman olmaya çalışmak gibi bir derdim yok allahtan isabet de sağlıyor tahminler. Bu maçta girişte de belirttiğim “savunma yapmayı öğrenen” Portekiz, bence ilk yarıdan teslim olmayacaktır. Zaten turnuva boyunca Fransızlar karşılaşmaları ikinci yarılarda koparttı. Gelin hep beraber kapanışı da güzel yapalım, 4.00 orana sahip ilk yarı beraberlik, ikinci yarı Fransa galibiyetini kuponlarımıza işaretleyelim. Skor tahminim; 1-2
Önce iki takıma, sonra siz değerli bahis sever takipçilerimize bol şanslar dilerim.
